
Tarih boyunca zenginliği ile dikkat çeken ve asırları aşarak günümüze kadar ulaşan Türk kültürünün vazgeçilmez öğelerinden yüncülük, teknolojinin gelişmesiyle birlikte rağbeti azalmaya başlayan geleneksel el sanatlarımızdan biri konumunda yerini alıyor.
Geçmişte yorgan yapımı ya da genç kızların çeyiz ihtiyacında kullanılan koyun yünü doğal bir meslek dalı olan yüncülüğü yaşama katmıştır. Döneminde en az kuyumculuk kadar itibarlı ve değerli mesleklerden biri de yüncülük, halen vatandaşlar tarafından yoğun ilgi görüyor.
“Yün Yatak Mutluluk Veriyor”
Ordu’nun Fatsa ilçesinde uzun yıllar yüncülük mesleğini yaparak geçimini sağlayan Furkan Ticaret iş yeri sahibi Furkan Bıçakçı, gelişen teknoloji ile birlikte sektörün ayakta durmaya çalıştığını ve yünden yapılan yatakların insanlara mutluluk verdiğini söyledi.
Geçmişten Günümüzde sayılı kişilerin icra ettiği bu zanaat, Bıçakçı ailesinin mirası olarak devam ediyor. Yün ve pamuğun insan sağlığı açısından önemli olduğunu ifade eden Yüncü Furkan Bıçakçı, yorgan yapımında ya da genç kızların çeyizlerinde kullanılan yüne eski rağbetin gösterilmediğini ifade ediyor.
Yüncülük mesleğinin kültürümüzde de önemli bir yeri olduğunu ifade eden Furkan Ticaret iş yeri sahibi Furkan Bıçakçı, yüncülük mesleği ile ilgili şu açıklamalarda bulundu;
“Yüncülük mesleği babamızdan kalma bir meslek. Günümüzde sentetik ürünlerin çıkmasıyla birlikte mesleğimiz son demlerini yaşıyor. Yün konusunda oldukça yetişmiş ve tecrübeli biriyim. İşimiz gereği yataklarda kullanılmak üzere elyaf ta bulunduruyoruz. Ama yün yataklar elyafa göre daha sağlıklıdır. Elyafta kimyasal olduğu için pek sağlıklı değil. Yün yatakların sağlıklı olmasının yanında bir özelliği daha var ki kışın serin yazın sıcak tutar. Ama vatandaşlarımız ucuz olması bakımından elyaf almayı tercih ediyor. Bizde yünleri daha çok düğün yapacak müşterilerimize veriyoruz. Bunun yanında yün yatakları insanlara mutluluk veriyor. Bu iddiayı da mesleki tecrübelerine dayanarak ortaya koyuyorum Satışlarımız çok olmasa da yine de satışlar var. Bel fıtığını ve boyun ağrılarını önleyen yün yataklar ayrıca insan sağlığı açısından da oldukça önemli. Yün ürünleri vücuttaki elektriği aldığını, terletmediğini, kışın sıcak, yazın serin tutuyor. Ama son yıllarda kimse yün yataklarda yatmayı tercih etmiyor. Yünün zahmetli olması sebebi ile artık yeni nesil yüne rağbet göstermiyor. Yeni nesil gençlik yünün zahmetli olduğunu bildikleri için istemiyorlar. Geçmişte insanlar yün yastık ve yün yataklarda yatarlardı. Ama bu durum giderek yok oluyor. Çünkü üzerinde uyunan yünlerin senede bir yıkanması çırpılması ve havalandırılması gerekiyor. Büyüklerimiz yünleri önce dere kenarlarında yıkarlardı sonrada çırparak havalandırırlardı. Artık yeni evlenen çiftler son yıllarda ortaya çıkan slikonize elyaf tercih ediyor.
Yerli yün olmadığı için halkımızın tercihi de değişiyor. Bunun yanında hayvancılığın da azalmaya başlaması bizim sektörü olumsuz etkiledi. Bütün bu olumsuzluklar da mesleki anlamda bizleri bitme noktasına getirdi. Eskiden yüncülük kazançlı ve geçerli bir meslekti. Babalarımız bizlere bu mesleği miras bıraktılar. Çok kazançlı bir meslek olduğu için bizlerde devam ettik.Eskiden yüne daha çok rağbet vardı. Daha önceleri hazır yataklar, hazır yorganlar yoktu. Sağlık açısından yünün yerini, pamuğun yerini ne elyaf tutar ne sünger tutar. Bel ağrısı, sırt ağrısı, boyun ağrısı gibi şikayetlerinden özellikle hekimlerimizden tavsiyelerle şuanda tekrardan yüne yavaş yavaş birkaç senedir dönüş var ve daha fazla dönülecek gibi de gözüküyor çünkü elyaf ve diğer ürünler naylon türü olduğu için kanserojen madde içerdiği için doğalın yerini hiçbir şey tutmaz. İnsanlarımızın sağlık açısından yüne dönüşler oluyor. Elyaf ve diğer ürünler naylon türü olduğu için kanserojen madde içerdiği için doğalın yerini hiçbir şey tutmaz. İnsanlarımızın sağlık açısından yüne dönmelerini tavsiye ediyorum” dedi.
Haber: Engin Yüksel
#fatsasondakikahaber